ATA’MIZI ANDIK
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 85’inci yıl dönümü nedeniyle anma programı düzenlendi.
Program çerçevesinde ilk olarak Atatürk Anıtına Valilik, Garnizon Komutanlığı ve Belediye Başkanlığı tarafından çelenk sunuldu. Ardından saat 09:05’te hayat durdu ve 2 dakika boyunca siren çaldı. Çevredeki vatandaşlar da bu esnada saygı duruşunda bulundu.
Anıt alanındaki programın ardından Müze’de Atatürk Fotoğrafları sergisi açıldı. Sergi gezildikten sonra Atatürk Kültür Merkezinde Gazi Meslekli ve Teknik Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan program yapıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Garnizon Komutanlığından Topçu Üsteğmen Sefa Dirgen yaptı.
Atatürk’ün hayatı ve askeri kişiliğinden bahseden Dirgen, şunları kaydetti:
“Atatürk, yalnız bir komutan değil, aynı zamanda tarihte eşi az görülen büyük bir devlet adamlarından birisidir. Atatürk, milletin tarihi seyrini değiştirebilecek üstün meziyetleri sayesinde memleketi askeri ve siyasi zaferlerle uçurumun kenarından kurtarmıştır. Dünya tarihinde her türlü imkansızlığa rağmen inandığı fikri taktik sahasına dökmüş, ‘Ya istiklal ya ölüm’ parolasıyla milli mücadele kazanmış, müteakiben yepyeni hürriyetle, çağdaş bir millet ve devlet yaratmış bir liderdir. Atatürk güç şartlar altında her şey bitti zannedildiği zamanda bile Türk milletine güven hissinin kaybolmaması gerektiğini eseriyle ispatlamış milli bir kahramandır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk 25 Nisan 1915 günü Conkbayırı’nda askerlerine, ‘Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve komutanlar gelecek.’ Emrini vererek Çanakkale savunmasının ruhunu teşkil etmiş, askerlerinin şehadetine sahip çıkmıştır. Onun bu cesaretinin kaynağı kendi deyimiyle muharebede yağan mermi yağmuru o yağmurdan ürkmeyenleri, ürkenlerden daha az ıslatır inancıdır. Atatürk’ü hayranlık uyandıracak kadar büyük asker yapan birçok özelliği bulunmaktadır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, üstün meziyetleriyle Sakarya Meydan Muharebesini düşmana karşı kazanmayı bilmiş ve bu zaferler Türk ulusunun geleceğini güvenceye almıştır. Kütahya ve Eskişehir muharebelerinde geri çekilme durumunda kalan ordumuzun geri çekilmesini önlemek ve mevzi savunmasını güçlendirmek, askerlerin mücadele azim ve iradesini kuvvetlendirmek için ‘Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır’ emrini vermiş bir liderdir. Bu niteliklere ve üstün liderlik özelliklerine sahip Atatürk, katıldığı tüm harplerde olduğu gibi Kurtuluş Savaşı esnasında da milli birlik ve beraberlik içerisinde tüm kaynakları seferber edebilen eşsiz bir komutan ve devlet adamıdır.
Atatürk’ün askeri kişiliğinin önemli bir yönü de devlet adamlığıdır. Zira ülkeyi düşmandan kurtarmanın sonrasında onu yönetmek, geliştirmek ve ilelebet varlığını bağımsız olarak sürdürecek duruma getirmek çok önemli bir özelliktir. Atatürk’ün askeri kişiliğinden devlet adamlığı devlet kuruculuğu ve yenilikçilik çıkmıştır. Bu özelliği onu unutulmaz ve ölümsüz yapmaktadır. Atatürk, ‘Hiçbir zafer amaç değildir. Zafer ancak daha büyük bir amacı elde etmek için belli başlı bir araçtır. Amaç düşüncedir. Zafer bir düşüncenin elde edilişine hizmet ettiği oranda değer ifade eder’ demektedir. Onun düşüncesi bağımsız Türkiye Cumhuriyetidir. 1978 yılında UNESCO, üyelerine bir öneriyle gelir. Öneri şu şekildedir; ‘Bugün UNESCO’nun üzerinde çalıştığı bütün projelerin babası Mustafa Kemal Atatürk’tür. Bu nedenle doğumunun 100’üncü yılını UNESCO üyesi 152 ülke aynı anda kutlasın.’ Bu öneri UNESCO tarihinde 152 ülke tarafından ilk defa oy birliği ile alınan karardır. Birleşmiş Milletler’in 152 üyesiyle dile getirdiği Atatürk tanımını arz ediyorum; ‘Atatürk, uluslararası anlayış, iş birliği, barış yolunda çaba göstermiş, üstün kişi, olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş inkılapçı, sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder, insan haklarına saygılı dünya barışının öncüsü, bütün yaşamı boyunca insanlık arasında renk, dil, din, ırk ayrımı gözetmeyen, eşi olmayan devlet adamı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusudur.’ Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ulusu için öylesine itici güç olan bir askerdi ki Kurtuluş Savaşı’nda Türk ordusunu yoktan var etmiştir. Türk ulusunun bağımsızlık için tek yürek olacak şekilde motive ederek ulusun içinden kendine güvenen, inanan ordusunu yaratmıştır. O Türk ordusunun Türk birlik ve beraberliğinin sembolü olarak görmekteydi. Atatürk, Türk ordusunun bir mensubu olarak bunu şu sözleriyle ifade etmiştir; ‘Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir.’ Özellikle İstiklal Savaşında yarattığı destanlar Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşanın askeri alandaki dehasının kanıtları olmuştur. Atatürk’ün askeri yönüyle ilgili yapılan araştırmalarda ortaya çıkan en önemli sonuçlardan birisi de şudur. Atatürk yenilgi tanımayan bir askerdir. Kurtuluş Savaşı sonuna kadar 20’ye yakın cephede ve 14 yıl devamlı olarak askeri harekatlara katılmış, savaşlar yönetmiştir. Ancak bu süreçte hiç yenilgi görmemiştir. Onun bu yenilmezliğini Türk ulusunun ona olan güveni, inanmışlığı, itaati ve desteği sağlamıştır. Atatürk’ün bu farklılığını Faruk Nafiz Çamlıbel şu şekilde tarif ediyor; ‘Türk tarihinin asırlardan beri asık duran yüzüne ilk gülümsemeyi işleyen, gözyaşlarını silen ve onun gözlerine aydınlık nüfuzları işaret eden kudretli el onun elidir. O liderliği ile öldü sanılan bir milletten yeni idealler uğrunda yaşamasını bilen çağdaş bir millet yaratmıştır.’
Bütün varlığını, servetini, dehasını ve deneyimini Türk milletine vakfeden seçkin devlet adamı ve dahi asker yüce Atatürk’ün bizlere miras bıraktığı eserlerini daha ileriye taşıma azim ve kararlılığı içerisinde ebediyete irtihalinin 85. Yıl dönümünde kendisinin manevi huzurunda en derin minnet, şükran ve özlem duygularımızla saygıyla eğiliyoruz. Atatürk’ün kararlılığı, emirleri ve emirlerini uygulatması, Türk ordusuna öyle bir başarı kazandırmıştır ki bu durum esaret altındaki diğer dünya devletlerine örnek olmuş 3. Dünyanın Kurtuluş Savaşları döneminin başlamasına ve 3. Dünya ülkelerinin doğuşuna öncü olmuştur. Bugün Türk milleti muasır medeniyet idealine doğru yürürken onun ayak izlerini takip etmekte ve atasıyla her zaman gurur duymaktadır. En büyük komutan ruhun şad olsun.”
Ardından Gazi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrenci ve öğretmenlerinin hazırladıkları “Mustafa’m, Mustafa Kemal’im” adlı oratoryo gösterisi beğeniyle izlendi.
Sinevizyon gösteriminin ardından programı hazırlayan öğrenciler ve öğretmenler ödüllendirildi.
Benzer Haberler
Çankırı’da üretilip 30 ülkeye ihraç ediliyor
İlimizdeki Trafik Işıklarında Düzenlemeler Yapılıyor
Çeşitli suçlardan aranan 27 kişi yakalandı
Başkan Esen Bu Yıl da “En Başarılı İl Belediye Başkanı” Seçildi
En anlamlı günde en güzel eğlence
İş insanı Yusuf Aslan toprağa verildi
Başkan Esen’den ‘Meydan’ açıklaması: Dükkan yapılmasını ben değil Bakan Kurum istedi
Müftü Şahin: Her insan her an bir engelli adayıdır